Bölgede turizmci Turhan Zafer, memleketi Düzköy ilçesi Haçka Yaylası yolu üzerinde Sabacak mesire alanında yer alan turistik tesisinde, müşterilerine farklı ortamda hizmet sunabilmek için çalışma başlattı, tekneden kafeterya yapmaya karar verdi. Arayışlarının ardından Zafer, daha önce İstanbul'da boğazda seyir teknesi olarak kullanıp, Giresun'a getirilen tekneyi satın aldı. Zafer, deniz yoluyla Akçaabat ilçesine götürdüğü 15 metre uzunluğunda, yaklaşık 5 metre gövde genişliğindeki tekneyi, vinçle yüklendiği TIR'la karayolundan yörede 700 rakımlı mezra alanda Şahin Tepesi'ndeki tesisine taşıdı. Hummalı çalışmayla, mezra alanda son durağına varan tekne; dağ eteğinde oluşturduğu beton platform üzerine monte edildi.
'TEKNE TAMAM BİR DENİZİMİZ EKSİK'
Çevre düzenlemelerinin sürüp, kafeteryaya dönüştürülen 'Sabacak Rüzgarı' adlı tekne, kısa sürede ziyaretçilerinin ilgi odağı oldu. İlçeye hâkim tepede sıra sıra dağların yanı sıra çam ağaçlarının yer aldığı muhteşem manzaralı tekneye gelenler, bir an önce pandeminin sona erip, teknede çaylarını yudumlayacağı günü bekliyor. Tekneyi tepede görüp, şaşkınlığını gizleyemeyenler ise 'Karadenizli inadıyla tekne geldi, şimdi sıra denizde', 'Sanki deniz buraya gelecek gibi', 'Tekne tamam bir denizimiz eksik' şeklinde esprilerde bulunuyor.
'DENİZİ DE BURAYA GETİRİRSEN ŞAŞIRMAYIZ’ DİYORLAR'
Kafeterya tekne fikrinin mucidi Turhan Zafer, hayalinin gerçek olduğunu söyleyerek, "Bu benim hayalimdi. İstiyordum böyle bir şey yapmak. Fikrimi ilk söylediğim zaman bana gülenler oldu. Olmaz diyen çok oldu. İnat ettim yaptım. Olmaz diye bir şey yoktur. Biz Fatih’in torunuyuz. O karadan gemi yürüttüyse biz de dağlara çıkarırız. Zor oldu ama başardık. Bu gemi İstanbul’da tur teknesi idi. Yolcu taşıyordu. Daha sonra Tirebolu’ya geldi. Satılıktı, aldım. Akçaabat ilçesine denizden geldi. Daha sonra sıkıntılı bir yolculukla buraya dağların zirvesine çıkardık. 2 ayda platformunu yaptık. Sonra getirdiğimiz gün tekneyi buraya monte ettik. Şimdi bunu görenler ‘sen denizi de buraya getirirsen şaşırmayız’ diyorlar" dedi.
'GEREKİRSE GEMİLERİ KARADAN YÜRÜTÜRÜZ'
AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora da incelemelerde bulunduğu bölgede kafeteryaya dönüştürülen tekneyi yerinde ziyaret etti. Girişimci Turhan Zafer'in yaratıcı düşüncesiyle, bölgenin nevi şahsına münhasır bir yere dönüştüğünü kaydeden Cora, "Düzköy ilçesi turizmi ile tarımı ile meşhur bir ilçemizdir. Çal Mağarası'nın, Haçkalı Baba Yaylası'nın olduğu, Şahin Tepesi'nin bulunduğu güzide bir ilçe. Son yıllarda turizm ile ön plana çıkan bir ilçe. Şu an bulunduğumuz yer buranın ifadesi ile Sabacak mesire alanı. Orman Bakanlığı'nın vermiş olduğu kararla B tipi mesire alanı oldu. Müessese sahiplerinin orijinal fikri ile yaratıcı düşüncesi ile şahsına münhasır bir yere dönüştü burası. Turizm için gerekirse gemileri karadan yürütürüz mesajını da çok anlamlı bir şekilde verdiler. Bizim görevimiz yatırımcıların mücadelesine destek olmak. Güzel bir yatırım oldukça dikkat çekici. Tebrik etmek lazım” diye konuştu.
'BİZDE İMKÂNSIZ DİYE BİR ŞEY YOKTUR'
Teknenin taşınma ve kurulum aşamasında görev alan Cem Yılmaz da, "Arkadaşımız her zaman değişik işler peşinde koştu. Fikrini ilk söylediği zaman şaşırdık. ‘Sen gemiyi karadan getir, biz bir şekilde onu bu dağa yerleştiririz’ dedik. Platformu oluşturduk. Karadenizli yatırımcılarda bu fikirler bitmez. Bizde imkânsız diye bir şey yoktur. Belki ilerleyen dönemlerde buraya uçak koyar. Burayı gören insanlar çok şaşırıyorlar. Sosyal medyada buranın fotoğraflarını paylaşıyoruz. İnsanlar hayret ediyorlar. Sırf burayı merak ettiği için İstanbul’dan ziyaretçilerimiz geldi. Burada kahvaltı yapıp doğanın tadını çıkarmak istiyorlar. Olmaz diyenler vardı şimdi gayet iyi oldu” şeklinde konuştu.
Aleyna KESKİN/DÜZKÖY (Trabzon), (DHA)