Ey Demirören, D-Smart'ını al başına çal

Hemen hemen hergün, ‘Allah kahretsin… Süresi bitsin kapatacağım’ dediğim ama sonuçta tembelliğimizden her yıl sözleşmesini yenilediğim D-Smart ile bu kez fena kapışacağım galiba…

D-Smart, Doğan Yayın Holding tarafından 2007’de hizmete sokulan 2018'de ise Demirören Holding'e satılan dijital yayın platformu...

Kurulduğu günden bu yana abonesiyim…

O tarihte Doğan Grubu’nda çalışıyorduk, ‘Ayıp olmasın’ diye girdik.

Sonra da, dediğim gibi bir türlü fırsat bulup çıkamadık.

Neyse, size birkaç gündür yaşadığım olayı anlatayım.

Yine aboneliğimizin sonuna gelmişiz ki, salı günü D-Smart’tan aradılar.

16 megabit internet ve TV kanalları dahil 118 TL ödediğim paketi 35 megabite çıkararak fiyatı da 263 TL olarak önerdiler.

Dedim ki, “Bakın, bizim Döşemealtı hala köy gibi, Türk Telekom’un 35 megabiti çekecek alt yapısı olmayabilir.”

“Bir dakika bekletiyorum, alt yapı için kontrol sağlıyorum” gibi bir laf etti, telefonun ucundaki hanımefendi, sonra da, “35 megabit hızı altyapınız sağlıyor” dedi.

Modemin markasını sordu.

Söyledik.

O 35’i kaldırmaz, değiştirin dedi.

Gittik 999 TL’ye yeni bir modem aldık.

Kurduk.

Seviniyorum, 16’dan 35’e çıkardık hızı diye…

Ne 35’i, 16 megabiti arar olduk.

Çünkü, D-Smart hızı 35’e çıkardığı anda her 2-3 dakikada bir internette kopmalar yaşanmaya başlandı.

Siz deyin 10, ben diyeyim 20 kez aradım 0850 266 00 66’yı…

Sonunda D-Smart’tan bir servisi yönlendirdiler.

Gençten biri geldi, modeme elini dokunmadı bile…

“Türk Telekom’un hatları kontrol etmesi lazım” dedi ve gitti.

Gelmesi, gitmesi 5 dakika…

Gitmeden de 200 TL servis ücreti istedi, verdim.

Türk Telekom’dan geldiler bu kez…

“35 megabit binaya kadar geliyor, bizlik bir sorun yok” deyip onlar da gittiler.

D-Smart’ı aradım, “Kesintiler devam ediyor. Tamam ben vazgeçtim 35’den eskisi gibi 16’ya düşürün internet hızını razıyım” dedim.

Peki, bana ne derse beğenirsiniz.

“Düşüremeyiz, çünkü siz 35 hızı onaylamışsınız”

İyi de, siz 35 megabitin alt yapısı var deyince onayladım, ama hizmet alamıyorum, kopmalar oluyor.

Ne desem nafile…

Bu satırları yazarken bile hala D-Smart’ın internetini kullanamıyorum.

118 TL’den 263 TL’ye çıkan faturaya rağmen, hizmet yok.

Defalarca aradım, yapacak bir şey yok.

“Tamam, caydım” desem, cayma bedeli olarak bir yıllık abone parasını istiyorlar.

Ben 5 günden beri perişan halde, cep telefonun internet paylaşımından işimi yapmaya çalışırken, bugün 0850 484 28 17’den bir telefon geldi.

D-Smart’tan deyince hanımefendi, umutlandım.

Ama bakın ne dedi bana;

“Türksat  HD kalitesini 720 P’den 1080 P’ye çıkardı. Bu nedenle faturanıza ekstra 30 TL eklenecektir. Eğer, onay verirseniz D-Smart olarak size bunun 14 TL’sini yansıtacağız.”

Haydi, oldu mu bizin fatura 118 TL’den 281 TL…

İtiraz ettim tabi…

“Bana 118’den 263 TL’ye geçerken 1 yıl sabit fiyat dediniz” diye söylendim.

Ama yine nafile…

“Eğer, kabul ederseniz 14 TL, kabul etmezseniz 30 TL yansıtacağız faturanıza” dedi, çıktı işin içinden…

“Ya, hanımefendi, mesele 30 TL değil, siz bir yıl sabit fiyat dediniz, bana ne Türksat’tan” diyorum, o hala bildiğini okuyor.

Ez cümle;

Ey Demirören, nedir bu milletin sizden çektiği, ya işinizi doğru dürüst yapıp taahütlerinizi yerine getirin, ya da alın D-Smart’ınızı başınıza çalın…

Yok, derdiniz Doğan’dan medya grubunu alırken Ziraat Bankası’ndan çektiğiniz 800 milyon dolarlık krediyi kapatacak bir kaynak yaratmaksa, payıma düşeni helal etmiyorum, bilin…