Konuya girmeden önce şunu söyleyeyim; futbol oyunu spordan ziyade, bir şovdur, eğlencedir, şenliktir…
Çok da ciddiye alınacak, meseleleri kan davasına vardıracak bir tarafı yoktur. Hele hele eski veya yeni yöneticilerin, birbirleri için ağır laflar edecekleri kadar önemli bir konu değildir.
Ama maalesef Antalya’da bu konuda hiç de hoş şeyler olmuyor.
Başka futbol takımlarına karşı birlik olup mücadele edeceğimize, iç çekişmelerle, kavgalarla kan kaybediyoruz.
Eski ile yeni başkanların karşılıklı suçlamaları artık Antalyaspor’a ve kentin imajına zarar veriyor.
Gün Haber olarak, eski başkanın geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamayı, içeriğinin güncelliğini yitirdiği ve habercilik kalıplarına sığmayan ağır ithamlar içermesi nedeniyle vermedik.
Üstelik, bizzat kendisinin bizi arayıp, haberi kullanmamızı rica etmesine rağmen, ‘Hayır’ dedik.
Çünkü, olayın çirkinleşeceğini, Antalyaspor’a zarar vereceğini biliyorduk.
Ama eski başkanın laflarının yeni başkan tarafından bu kadar ciddiye alınacağını da ummuyorduk.
Yeni başkan, ‘Şu eski başkan bana bir laf etse de, ben de bir çaksam’ diye aportta bekliyormuş meğerse…
Antalyaspor Başkanı Ali Şafak Öztürk’ün, sosyal medya hesabından eski başkana verdiği cevap yenilir yutulur bir cevap değildir.
Eski başkan ve eski yönetim için sarf ettiği, ‘Bağırsakları temizledik’ lafı ise çok ağır bir laftır.
İnsan sormadan edemiyor…
Sayın başkan bağırsaklardan ne temizlemiş olabilir ki?..
Bu lafta büyük tahrik vardır.
Antalyaspor’u geçmişte kimler yönetmişse, yönetimde kimler bulunmuşsa, ne yapmış olurlarsa olsunlar, bağırsakların içinde dolaşan üç harfli atığı anımsatır şekilde anılmaları doğru değildir.
Ve bunu söyleyen kafa da iyi kafa değildir…
Bu bağırsak temizleme lafını Bülent Arınç yüzünden pek hazzetmem…
Çünkü onun ile özdeşleşmiş bir laftır.
Bülent Arınç’ın, komutanlar Ergenekon’dan içeri alınırken, Türkiye’nin bağırsaklarını temizlediğini söylediği günü dün gibi hatırlıyorum.
Kumpası ve sonucu gördük…
Antalyaspor Başkanı Ali Şafak Öztürk’ün işi belden aşağıya indirgeyen sosyal medya hesabındaki açıklamaları kendini beğenmişliğin, kibirin göstergesidir.
Eski başkan ve eski yöneticilerin, komisyon almakla ve soytarılık yapmakla suçlanması kadar ağır ithamları, kıran kırana geçen seçim dönemlerinde, siyaset dünyasında bile sarf edildiğini duymadım.
Karşılıklı bu kin, nefret nedir?..
Beyler kendinize gelin…
Ey eski başkan Gültekin Gencer, sen bulunmaz Hint kumaşı değildin…
Ey yeni başkan Ali Şafak Öztürk, sende değilsin…
Antalya gibi Antalyaspor gibi bir markaya değer katacağınıza, bu laflarınızla ondan bir şeyler götürüyorsunuz.
Bırakın bu koltuk kavgasını, kısır çekişmeyi, taraftarı dinleyin, futbolcuları motive edin…
Ey yeni başkan, “Ben bu sezonki kadar karakterli ve güçlü bir ekiple hiçbir zaman çalışmadım” lafı da Antalyaspor’a emeği geçen eski ekiplere de kötü bir gönderme olmuş.
Kaç sezon başkanlık yaptınız, kaç ekip kurdunuz ki sayın başkan, böyle karşılaştırma yapıyorsunuz?..
Gerek var mı, bu tür laflara…
Bu nasihatleri bir gazeteci olarak yapmıyorum.
Haddim de değil…
Sayın başkan, bu nasihati, siz kısa pantolonla ilkokulun bahçesinde naylon topla koştururken, Antalyaspor Kulübü eski Başkanı Hasan Subaşı ve Av. Turgay Soyer ile birlikte takımı borç batağından nasıl kurtarırız diye kafa yoran, çare bulan bir Antalya aşığı olarak yapıyorum.
Dinlersiniz veya ‘Hadi ordan’ diyebilirsiniz.
Siz bilirsiniz…
Coşkun 21 Ağustos 2019 Çarşamba 15:51
|
ali k. 21 Ağustos 2019 Çarşamba 14:22
|
Turgay ALP 21 Ağustos 2019 Çarşamba 13:29
|