Pencere Gazetesi’nden Nuray Babacan’ın imzasını taşıyan ve kamptan notların aktarıldığı haberde Antalya’yı yakından ilgilendiren bir konu da yer aldı.
Geçtiğimiz günlerde Ak Parti Manavgat İlçe Başkanı Ahmet Ali Erol özel bir hastanede yaşamını yitirmişti. AKP Antalya Milletvekili Dr. Tuba Vural Çokal’ın da yakını olan Erol’un ölümünün ardından hastanede yaşandığı ileri sürülen bir kavga medyaya yansımıştı. İddiaya göre, AKP’li vekil, hastanede ölümünden sorumlu tuttuğu doktorların üzerine yürümüştü.
Çokal işte bu olayı Kızılcahamam’daki kampa taşıdı.
Nuray Babacan da bu olayın kamptaki yansımalarını şu satırlarla aktardı:
“Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tartıştı. Çokal, Manavgat’ta özel hastanede vefat eden bir yakınını anlatarak, bakanlığın yeterli denetim yapmadığını söyledi. Sağlık Müdürüne ulaşamadığını anlatan Çolak’ın sözlerini kesen Bakan Koca, “O sağlık müdürü sizin talebinizle atandı. Sorumluluğu bize atamazsınız. Özel hastanelerle ilgili teftiş başlatmıştık, onu da siz durdurdunuz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan araya girerek, “Ölen arkadaşımız bizim ilçe başkanımız. Sağlığın özeli devleti olmaz. Hastane ayrımı olmadan gerekli denetimlerin yapılması lazım. İhmal var mı bakın” diyerek tartışmayı sonlandırdı. Söz alan bazı milletvekilleri de sağlık sisteminde ciddi sorunlar olduğunu aktardı.”
ÇOK VAHİM BİR İDDİA
Babacan Ankara’nın deneyimli gazetecilerinden biri… Satır arasında Sağlık Bakanı Koca’nın milletvekili Çokal’a söylediği belirtilen, “Özel hastanelerle ilgili teftiş başlatmıştık, onu da siz durdurdunuz” sözleri çok önemli.
Bir vekil, nasıl oluyor da, bakanlığın işleyişine bu kadar müdahil olabiliyor?.. İstediği bir kişiyi il sağlık müdürü olarak atatabiliyor?.. Özel hastanelere denetimi nasıl engelleyebiliyor?.. Bir bakanlık, bir vekilin talebi üzerine bu tür denetimleri nasıl oluyor da durdurabiliyor.