TÜRKİYE ANTALYA BURDUR ISPARTA SİYASET TURİZM YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ RESMİ REKLAMLAR KAMPÜS SPOR GÜN'ÜN ÜRÜNÜ SAĞLIK EKONOMİ DÜNYA

Öğretmenler, çay, su ve yemek fiyatlarındaki artış nedeniyle artık öğretmenevlerine gidemez oldu. Öğretmenevi işletmecileri de çareyi, aralarında yabancı uyrukluların da bulunduğu dışarıdan gelen müşteride arıyor.

Bir bardak çayın 10, bir fincan kahvenin 25, bir suyun 7 TL olduğu öğretmenevlerinde, 3 çeşitten oluşan tabildot yemek ise 90 TL’den satılmaya başlandı. Antalya’daki öğretmenevleri ile ilgili şikayetler artarken, “Öğretmenevlerinin tadı kaçtı” diyen öğretmenler, Milli Eğitim Bakanı dahil tüm yetkilileri şikayet yağmuruna tutmaya başladı.

6 ay önce 50 TL olan tabildot yemeğin, 60-70 ve şimde de 90 TL’den satıldığına dikkat çeken öğretmenler, Milli Eğitim Bakanlığı’na yazdıkları dilekçelerde şu ifadelere yer verdiler:

“Sayın bakanım,

Öğretmenevlerinde büyük bir zam ile karşı karşıya kaldık. Bugünden itibaren artık yemek yemeyi düşünmüyorum. Öğretmenevleri herkese açık olduğu için giren çıkanın belli olmadığı gibi daha çok yabancılara hizmet eden bir yer oldu. Öğretmenlerinizin oturacak bir yeri yok. Sandalye bulup oturabilirsek kendimizi şanslı hissediyoruz. Ya tuvaletler içler acısı. Öğretmenlerinize hizmet etmeyen, halka açık ve sadece lokanta gibi hizmet veren bu yerin öğretmen evleri tabelasının kalkması düşüncesindeyim. İlk açıldığı yıllar ne çok sevinmiştik. Artık bizimde ordu evleri gibi bir evimiz var diye… Işıklar Öğretmenevi’nin üst katında koltuklu, dayalı döşeli ama kilitli bu oda kime hizmet veriyor neden kilitli  kimse bilmiyor. Müfettişlerimize emir verip denetletirseniz  öğretmenlerinizin çok çok üzüldüklerini göreceksiniz.

Saygılar sunarım.

N.Y"

Bir başka öğretmen ise sosyal medya hesabından kendisi gibi öğretmenlere seslendi ve şunları yazdı:

“Üzüldüğüm bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Paylaşmak istediğim konu Antalya Işıklar Öğretmenevi. Yıllar önce Milli Eğitim Bakanımız Hasan Sağlam beyin bizler için açtığı öğretmenevimizi elimizden aldılar. Halka açtılar. Giren çıkanın belli olmadığı bir yer oldu. Bahçe tıklım tıklım dolu.  İçerisi desen gün yapan hanımlarla dolu. Masalar yan yana getirilmiş gün yapan hanımlara sunulmuş.  İnanın bazen üç dört ayrı gün yapılıyor.  O hanımların gürültüsü katlanılır gibi değil. Ayrıca, oturacak yer bulursanız, kendinizi şanslı hissediyorsunuz. Ah nerade benim eski Işıklar Öğretmenevim. Okuyacağımız bir gazetemiz ve haber izleyeceğimiz bir televizyonumuz vardı. En önemlisi  giren çıkanlara bilen kimlik kontrolü yapan kapıda bir güvenlik vardı. Öğretmenlerin pek çoğu gelmez oldular.”