İstanbul'da yaşayan Hülya Dağcı, Afyonkarahisar'ın Emirdağ ilçesinde yaşayan annesini hastalanması üzerine ziyarete gitti. Dağcı, kardeşleri Selim Dağcı (35), Mehmet Dağcı (36) ve amcasının kızı Sevim Dağcı ile birlikte 1 Eylül Salı günü, Emirdağ Halk Pazarı'na gitti. İddiasına göre, dedelerinin kardeşinin kızı S.K. ve eşi, bir grup akrabalarıyla birlikte Dağcı ile yanındakileri darbetti.
'ÜZÜM KOVASINI SİPER ETTİM'
Polise şikayetçi olduklarını söyleyen Hülya Dağcı, saldırganların kendisini erkek kardeşinin "Öldü bırakın" demesi üzerine bıraktığını öne sürdü. Dağcı, şunları anlattı:
"Halam S.K. ve eşi Ş.K. ile uzaktan amca çocuğu olan D.D. ve eşi H.D. ile toplam 12 kişi saldırdı. Ben yerde yatarken erkek kardeşim, 'öldü bırakın' dedi. Bunun üzerine bıraktılar, ayağa kalktım. Eniştem Ş.K., tezgahta duran bıçağı eşinden istedi. Bıçakla bana saldırdı. Bu sırada yerden aldığım üzüm kovasını kendime siper ettim, böylelikle boynuma gelen bıçak darbelerini hafif atlattım. Sonra erkek kardeşim Mehmet'e saldırdılar. Ayrıca molozları bize doğru attılar." Hülya Dağcı, yaşanan olayın nedenini ise şöyle ifade etti:
"2015 yılında Ş.K. ve başka bir akrabam, yaylada tek yaşayan kardeşimin eşini darbetti. O sırada kardeşim onların yüzünden cezaevindeydi. Darp sırasında gelinimizin kucağından düşen 17 aylıkken yeğenim, 3-4 yıl konuşamadı. 2016 yılında hiç alakamız olmayan bir konudan bize saldırdılar. 2017, 2018 ve 2019 yıllarında da sürekli darp, şiddet ve hakaret olayları devam ettı.
Yaklaşık 5 yıldır süren süren olaylarda saldırganlar ceza almadı. Lütfen ölmeden önce sesimizi duyun."
Ali Fuat GÜÇLÜER/AFYONKARAHİSAR, (DHA)