YKS sınav günü bir dostum aradı…
‘Hadi bil bakalım. Kepez’de bulunur ve kendi ekseni etrafında 360 derece döner.’
Önce sınav sorusu sandım. ‘Şıklar yok mu?’ dedim, yokmuş…
Kendi kendime konuşmaya başladım.
‘Kepez’de bulunuyor ve kendi ekseni etrafında da dönüyor.’
‘Semazen’ diyeceğim ama Konya nire, Kepez nire?..
Ne işi var Kepez’de…
Dansözdür bi ihtimal…
Çünkü, her yerde bulunur…
‘Yahu ne ters soru bu’ dedim, ‘Cevaba yaklaştın’ dedi arkadaş…
Kafam karıştı…
‘İnsan mı bu?’ dedim, güldü…
‘360 derece dönen yoksa siyasetçi mi?’ diye yekten sordum, ‘Ne alaka’ cevabını aldım.
Ne bileyim, 360 derece dönüyor, sonra aynı noktaya geliyor bazı siyasetçiler de…
Misal, Ak Parti’ye geçen bir CHP’li, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na, partiye saydı, sövdü, iktidar partisinden meclis üyesi seçildi.
İki gün önce bir haber geldi, ‘Tornistan’ yapıp, Ak Parti’den CHP’ye döndü.
Rozetini de, bu meclis üyesinden kendisi de bir güzel küfür yiyen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu taktı.
Şimdi, CHP’ye geçince Ak Parti’ye ve genel başkanına da sayar söver mi bu arkadaş onu bilemem…
Kepez’de bu tür misal çok…
Misal; Ak Parti’den siyasete soyunup FETÖ’ye gönlü kayan, sonra yeniden partisine bağlılıklarını iletenler yok mu?..
Var…
Cemaate yıllarca kol kanat geren, vatandaşın vergisiyle onların Antalya’daki olimpiyatlarına ana sponsor olan, FETÖ’den kapatılan HAMLEDER’in 8 şubesinden 7’sini Kepez’de açan, maddi, manevi desteğini esirgemeyen zat-ı muhterem de, cemaate gönlü kayıp sonradan dönmedi mi?..
Şimdi çıkıp, ‘Sizce FETÖ nedir?’ diye sorsan, ‘FETÖ’mü?.. O da ne?.. Burası neresi?.. Ben kimim?’ derse şaşırmam…
Neyse, biz gelelim, arkadaşın sorduğu Kepez’de bulunan ve kendi etrafında dönen şeye…
Düşünüyorum, düşünüyorum aklıma bunlar geliyor…
‘Sonunda bir ipucu ver’ dedim, soruyu sorana…
‘Kepez Belediyesi... Hakan Tütüncü’ dedi…
Güldüm…
Neyse, beni yormadı arkadaş anlattı sorunun özünü…
Kendi ekseni etrafında 360 derece dönen ve tamamen ters olma özelliği bakımından dünyanın ilk 'Ters Evi' Kepez’de inşa edilmiş.
Normal…
Açılışı da Hakan Tütüncü yapmış…
İşlerin çoğunu ters yapa yapa, ‘Ters’ konusunda uzman olmuşlar birileri demek ki...
Bence o ters evin bir kaç yerine plaket asıp, tarihi mekanlarla lego gibi oynamayı seven Antalya’ya gelecek müstakbel valilere şu notu bırakmak lazım:
“Bu ev bilerek ters yapılmıştır. Mimari özelliği, orijinali böyledir. Sakın, ‘Aslına uygun hale getireceğim’ diye evi düzeltmeye çalışmayın.”
Hani, ne olur ne olmaz, Münir Karaloğlu döner dolaşır, Antalya’ya yine vali olur ve bu ters evi görür diye de korkmuyor değilim.
Çünkü hala, yanarım yanarım da, Kesik Minare’ye yapılana yanarım…
*** *** ***
SEMİH ESEN’E SORUYORUM…
Konyaaltı Belediyesi iftiharla sundu…
Arabalı sinemayı 13 bin 500 vatandaş izlemiş…
Birinde esas oğlan, kötü adamları vurmuş, kırmış, yenmiş, kızı almış…
Diğerinde esas oğlan dünyayı kurtarmış…
İyi, güzel…
Güzel de, yahu arkadaş, bu sinema işi, gerçekte belediyenin işi mi?..
O yaptı ya, büyük, küçük belediyeler de peşinden gitti maşallah…
Millet de, bu salgın günü sosyalleşecek bedava eğlence arıyor, sinema da bu tuzu biberi oldu işin…
Şimdi açık açık soruyorum…
O filmlerin oynatıldığı barkovizyonlar kimden kiralandı?..
25 gösterim için ilgili firmaya ses düzeni dahil kaç para ödendi?..
Kaç kişi burada görev aldı, maaşları, sigortaları, yemeleri, içmeleri, ikramlar, reklamlar, billboardlar…
Kısaca, total kaç para harcandı?..
Bu parayı 13 bin 500’e böldüğünde bir filmi izlemek kişi başı kaç paraya mal oldu?..
Sayın Başkan Semih Esen, belgelerle yanıtlarsa sevinirim…
İyi seyirler…
TÜRKİYE
Sayfa başına git