Prof. Dr. Bülent Aydınlı, AÜ Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nde ekim ayında gerçekleştirilen 31 böbrek naklinin 20'sinin canlıdan, 11'inin kadavradan yapıldığını, 10 karaciğer naklinin de 5'inin canlıdan, 5'inin ise kadavradan yapıldığını belirtti. Prof. Dr. Aydınlı, 41 organ naklinin 5'inin küçük yaştaki çocuklara yapıldığını aktardı. Türkiye'de organ bağışının düşük olduğuna dikkat çeken Aydınlı, "Hayatınız biterken farklı bedenlerde can bularak, onlara yaşam vermek istemez misiniz? İnsanları hayata bağlamak sadece sizin elinizde. Organ bağışı tamamen gönüllülük esasına dayanır. Ülkemizdeki tüm hastanelerdeki beyin ölümü tanısı konulan vakalar, Sağlık Bakanlığı Uluslararası Koordinasyon Merkezi tarafından takip edilmektedir. Yoğun bakımda beyin ölümü tanısı alınan kişilerin ailesi ile hastanelerde görevli organ nakil koordinatörleri görüşür. Organ bağışı yapıldıktan sonra organ nakillerindeki ekipler bu konudan haberdar olmaktadır. Dolayısıyla organ bağışı süreci tamamen gönüllülük esasına dayanır" diye konuştu.
'41 KERE MAŞALLAH, DİYEBİLİYORUZ'
AÜ Hastanesi Organ Nakli Koordinasyon Birim Sorumlusu öğretim görevlisi Nilgün Bilal ise "Bu kutsal aileler sayesinde organ bekleyen hastalar yeni yaşamlarına kavuştu. Bu insanların sayesinde nakil sayısı artıyor. Ekim ayında 41 nakil yapılıp, hastalar sağlığına kavuşturuldu. 41 kere maşallah, diyebiliyoruz" dedi.
18 yaşını doldurmuş ve akli dengesi yerinde olan herkesin, tıbben yaşamı sona erdikten sonra organlarının bağışlanmasına yönelik karar verebileceğini aktaran Nilgün Bilal, 18 yaşından küçük olanların beyin ölümü halinde ise yakınlarının onayı ile organlarının bağışlanabileceğini söyledi.
Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA)
TÜRKİYE
Sayfa başına git
